Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencilerinin eylemi 10’uncu gününde de devam ediyor. Rektörlükten öğrencilerin, “Dicle Hukuk taşınmasın” talebine olumsuz yanıt geldi. Fakülte binasının taşınması kesinleşti.
Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencilerinin eylemi 10’uncu gününde de devam ediyor. Rektörlükten öğrencilerin, “Dicle Hukuk taşınmasın” talebine olumsuz yanıt geldi. Fakülte binasının taşınması kesinleşti.
Fakülte önünde oturma eyleminin ardından açıklama yapan öğrenciler, kararlılıklarını vurguladı. Hukuk Fakültesi öğrencileri adına açıklamayı Nihal Koyuncu okudu.
Dicle Hukuk öğrencilerinin açıklamasında şu ifadelere yer verildi: “Bugün yine bu bahçede; 40 yıllık tarihimizin, yaşayan hafızamızın silinmek istemesine, bunca yılın birikimine, yaratılan kültürün yok sayılmasına karşı başlattığımız eylemimizin 10. gününde hep birlikte buradayız. Bu 10 günü kısaca özetleyecek olursak Burada, hafızasıyla, kültürüyle ve bunca yılın birikimiyle dimdik ayakta duran fakültemizin kapısında, hep beraber örnek olabilecek tepkisel, politik bir duruş sergiledik. Bizler; akıllı (!), bilinçli, sorgulayan, ne istediğini bilen öğrenciler olarak tek bir imzayla başlattığımız, uzun zamandan beridir birçoğumuzun özlemini duyduğu bu mücadeleyi her geçen gün daha da büyüttük, her geçen gün daha da anlamlı hale getirdik. Bu bahçede başka fakültelerde okuyan arkadaşlarımızla toplanarak forumlar yaptık. Neler yapabileceğimizi konuştuk, tartıştık. Sosyal medya üzerinden sesimizi duyurmaya çalıştık. Salı günü fakültemizin kapısının önünden; bütün baskılara, engellemelere ve Mehmet Karakoç’un karşımıza diktiği yüzlerce polise rağmen yaptığımız yürüyüşle bu haklı mücadelede inatçı ve dik duruşumuzu sergiledik. Üniversite yönetiminin aldıkları bu haksız kararı gözden geçirmelerini sağladık. Gösterdiğimiz bu kararlı duruş ile hukukçu kimliğimizi en güzel şekilde ortaya koyduk. Sadece biz hukukçular değil diğer fakültelerden bizimle dayanışma halinde olan arkadaşlarımızla birlikte Dicle üniversitesi öğrencileri olarak “engelleyici”, “baskılayıcı” ve muhakkak ki “yaptım oldu” zihniyetine sahip çevrelere adeta bir ders verdik.”
Rektörlüğün fakültenin taşınması konusundaki ısrarını sürdürdüğüne vurgu yapılan açıklamada, “Üniversite yönetimi ve Mehmet Karakoç’un üniversitelerin asıl öznelerinden biri olan öğrencilere danışmadan hukuk fakültesini “öylesine bir bina” olarak görüp çılgın projelerine kurban etmek istemeleriyle başlayan sürecin 10. gününde aldıkları yanlış karardan vazgeçmediklerini öğrendik. Bunun sadece basit bir taşınma hikayesi olmadığını politik bir tercih olduğunu ve işin içinde rantın olduğunu biliyoruz. Mehmet Karakoç’un bizden korktuğunu önümüze koyduğu polislerden anlıyoruz. Şu an aldıkları yanlış kararlarında ısrarcı olmaları bizim başarısızlığımız değil aksine asıl korkmaları gereken şey başlarına geldi. Fakültemizin ve üniversitemizin bize sadece birer taş yığınları olmadıklarını gösterdi. Bahçemizin hafızası, bize unuttuğumuz çok önemli bir şeyi hatırlattı. Bu hafıza bize omuz omuza durmayı, birlikte hareket etmeyi haksızlıklara karşı susmamayı ve bunları örgütlü bir şekilde tek bir vücut olarak yapmamız gerektiğini öğretti. Artık üniversitemizde bilinçli, örgütlü bir öğrenci toplamı var. Onlar tarafından asıl korkulması gereken bu duruştur. İşte bu bizim en büyük basarimizdir. Bugünden sonra bizlere düşen en büyük sorumluluk, verdiğimiz mücadele sonucunda oluşan bu topluluğu her gün daha da güçlendirmek ve ileriye taşımaktır. Rektörlük makamında oturan Mehmet Karakoç; Artık herkes gibi sen de biliyorsun ki öğrenciyi ilgilendiren durumlarda Dicle üniversitesi öğrencilerine danışmadan alınacak her kararın karşısında olacağız” denildi.