Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Üyesi ve Dış Ticaret Komisyon Başkanı Baran Türk, Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin açıkladığı 2022 Ocak-Temmuz ihracat rakamlarına ilişkin değerlendirmede bulundu.
En fazla ihracatın Irak’a kimyevi maddeler ve mamulleri alanında gerçekleştiğini aktaran Türk, şunları söyledi:
“Irak’a ihracat rakamı bir önceki yıla göre yüzde 8 oranında artarak 62 Milyon 431 bin dolar seviyesine çıkmış. Irak’ı 25 Milyon 698 bin dolar ile İran takip ederken, Çin, Tacikistan ve Almanya ilk beşe giren ülkeler olmuş. Bu da gösteriyor ki Irak ile ticaretin geliştirilmesi son derece önemli bir unsurdur. Dolayısıyla başta Habur Gümrük Kapısı olmak üzere Irak ile ticareti geliştirecek bütün fiziki altyapıları daha donanımlı hale getirmeli, özellikle vize işlemlerini kolaylaştırmalıyız.
Sektör olarak Diyarbakır’ın 2022 yılında en fazla ihracatı kimyevi maddeler ve mamulleri alanında gerçekleştirdiğini ifade eden Türk, 42 Milyon 724 bin dolarlık pay ile kimyevi maddeler ve mamulleri ürünleri ilk sırada yer alırken bunu, 28 milyon 724 bin dolar ile Demir ve Demir Dışı Metaller, 21 milyon 189 bin dolar ile Madencilik Ürünleri izlemiş. Hububat, Bakliyat ve Yağlı Tohumlar 17 milyon 234 bin dolar ile dördüncü, Mobilya sektörü de 11 milyon 592 bin dolar ile beşinci sırada yer almış.
2022 Ocak-Temmuz, 2021 Ocak-Temmuz döneminde 28 milyon 380 bin dolar ihracat yapılırken, 2022 Ocak-Temmuz döneminde yüzde 113’lük bir artış göstererek 60 milyon 575 bin dolar olarak gerçekleştirildi. Yüzde 113’lük rekor bir artış ile ilimizin ihracatına katkıda bulunan Diyarbakır Gümrük Müdürü Mustafa Karacaoğlu ve ekibine emeklerinden dolayı odamız adına teşekkür ederiz”
RSS
Twitter
Facebook
Youtube
Google+
Instagram
KİME ÇALIŞAN GAZETECİLER?
Soyan kim?
Güç zehirlenmesi
Bu kışın ayazı çok olacak
DEDAŞ halktan ne istiyor? Bunun adı zulüm…
Diyarbakır’da kavşak karmaşası
Reyting uğruna kimse bunu yapmamalı…
Söylemeden olmaz, Afganistan’da ki gerçek
Bu nasıl bir kurumsallık
Umut ahlaki bir sorumluluk
Bu vahşet değil de nedir?
Aşı tercih değil, toplumsal sorumluluk